12 Haziran 2013 Çarşamba

Hükümet Kazık Atsın, Arkadaşlarım Kazık Atsın...

     Bu aralar kendimi gerçekten zorluyorum. Direnişi hükümetin hala anlayamaması, polis şiddeti, avukatların tutuklanması o kadar sinirimizi bozuyor ki, ders bile çalışamıyorum. Özellikle avukatların tutuklanması çok sinirimi bozdu. Adliyeden cübbelerini çekiştirerek yaka paça götürdüler. Ellerim titredi izlerken. İlk günlerden beri direnişle ilgili yazmaya çalışıyorum, hepimizin de öyle yapması gerekir zaten. Bundan sonra da yazacağım. Ama bu halk direnişi artık Türkiye'nin bir gerçeği oldu, ben de yavaştan hem direnişle ilgili hem de kendi hayatımla ilgili yazmaya başlayabilirim. Tüm bunlar olurken ben de bütünleme dönemimde resmen yeni bir final dönemi yaratmışım. Bazı derslerin böyle kötü gelmesini gerçekten bekliyordum ama bazı derslerle ilgili de her şeyi biliyordum. Bu hafta üç sınavım var, önümüzdeki hafta kim bilir ne kadar olacak. Gerçekten çok yoruldum. Ve bu yoğunluk hiç bitmeyecek gibi hissediyorum. Bu sene çalışacağım için biraz gerginim. Yaz için tek beklentim sevgilimle bir hafta tatil.


      Bu arada çok büyük de bir kazık yedim. Arkadaş kazığını alışkanlık haline getirdi bünyem. En yakın arkadaşım Paris var ya, işte onun ikiz kuzenleri var, normalde Almanya'da yaşıyorlar ama Türkiye'ye her geldiklerinde görüşüyoruz, çünkü Paris'in evinde kalıyorlar, yani iki kat üstümüzde. Çocukluğumuzdan beri çok iyi arkadaşız ve her şeyi ama her şeyi Whatsapp'taki gruptan konuşuruz. Her gün "günaydın kızlar" diye başlarız güne yani o derece. İsimleri de Grimma ve Grimmen olsun. (Şehirler Almanya'da, sadece isim benzerliğinden seçtim.) Dün Grimma'nın nişan töreni vardı, önümüzdeki cumartesi günü de Grimmen'in nikahı var. Biz aramızda kim daha önce evlenecek falan diye konuşmalar yapardık, her şeyi konuşurduk ama. Son zamanlarda Türkiye'ye geldiklerini sonradan haber vermeye başladılar, çok görüşemedik, sitem ettik Paris'le onlara. Ama yine Whatsapp'tan konuşmaya devam ediyorduk. Onların da babaları çok sorumsuz olduğundan birbirimizle dertleşiyorduk. Grimmen evlilik kararını ilk bana söylemişti, diğerlerinin tepkisinden korkuyorum ama sen anlarsın demişti. Neyse sonuç olarak, ben Grimma'nın dünkü nişan törenine davet edilmedim !!!
     Paris de ayrıca davet edilmedi ama kuzenleri olduğu için ailesiyle gitti tabi. "Moira neden gelmedi" diye sormasın mı bir de ! Paris de "Çağırsaydın gelirdi." demiş. Kız resmen sınavlarımı bahane etmiş ve "Senin işin var onun da sınavları var diye bir şey demedim." demiş. Paris'in gelmesini de beklemiyormuş, şaşırmış. O kadar şaşırdım, o kadar üzüldüm ki anlatamam. Grimma'ya zaten yazmak bile istemedim, Grimmen'e yazdım, nikahına da gitmeyeceğim. Meğer ne kadar değersizmişim ben. Arkadaş dediğine güvenmeyeceksin ama ben bunu öğrendim.

     Gün oluyor arkadaşlarımız kazık atıyor, ya da sevgilimiz kalbimizi kırıyor, ailemizle aramız açılıyor... Bakın ülke bu haldeyken hala cahil cahil konuşuyorlar, hükümet desen umurlarında bile değiliz... Demem o ki, kimseye sonuna kadar güvenmeden kendi ayaklarımız üstünde durmayı öğrenmemiz lazım. Arkadaşlarımı çok seviyorum, ne kadar şimdi güvenmeyin demiş olsam da sevgilime sonuna kadar güveniyorum, ailemle de aram iyi. Bu hayatla mutluyum ama bu hayata bel bağlamamayı öğrenmeliyim işte...

6 yorum:

  1. Hani derler ya bu devirde babana bile güvenmeyeceksin, uyarlaması olmuş.

    Sınavlarda bol şans.

    Avukatlar olayında da hukuku da ele geçirmek istiyor, amaç bu yönde ne yazık ki diye düşünüyorum. :(

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Aynen öyle, babana bile güvenmeyeceksin, hatta bence babana hiç güvenmeyeceksin :)

      Çok teşekkür ederim :)

      Bak biz sizin avukatlarınızı bile ne hale getirdik, şimdi ne bok yiyeceksiniz diyorlar...:(

      Sil
  2. filmlerde çocukluk arkadaşı diye bir şeyden bahsediyorlar ya ben onu çok merak ediyorum.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Filmlerde bahsettikleri kadar güzel bir şey.. Benim iki tane çok iyi çocukluk arkadaşım var, hala da aynı apartmanda oturuyoruz. Birbirimizin her şeyini biliriz, en küçük bir şey olsa ilk birbirimizi ararız :) Yazıda bahsettiğim ikizler de çocukluk arkadaşım ama Almanya'da yaşadıklarından asla asıl iki dostum kadar olamazlar :)

      Sil
  3. Değersiz değilsin de karşındakinin fikirleri, sana bakış açısı temiz değilmiş işte. Oluyor böyle şeyler, belki de yanında olanlara sarılmak için bir sınavdır bu

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok haklısın.. İnsan böyle zamanlarda yanındakilerin değerini daha iyi anlıyor.

      Sil

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...