26 Ağustos 2013 Pazartesi

İş Görüşmesi

     Tatilden döndükten sonra olanlardan bahsedeyim... İlk günler benim bütün gün mayışık mayışık yatmamla geçti. Bu arada İstanbul bir hukuk bürosunda staj yaptığından bayramdan sonra işine döndü. Çalıştığı yeri pek sevmediğinden biraz huzursuzdu. Hayatımdaki tek aksiyon onla tartışıp barışmaktı. Bu arada minik Beren'i görmeye gidiyordum. Sürekli yengeme gitmem, Atina'yla sürekli bir arada olmamıza sebep oluyor. Atina'yla aramda geçenleri şu yazımda okuyabilirsiniz. Aileden biri olması sebebiyle asla tam olarak küs kalmamalıydık. Zaten yıllar önce olan bir şeydi ve ailemden kimsenin olanları bilmesini istemiyorum. Bu yüzden yanımızda biri varsa hiçbir şey olmamış gibi davranıyorum. Hala olanlardan utandığını ve gözlerime bakarken çekindiğini hissedebiliyorum. Arkadaş olmasak da uzak akraba gibi olduk şimdi. Gördüğünde selam verdiğin, hatrını sorduğun uzak arkadaş... Geçen gün Beren'i uyuttuktan sonra balkonda sigara içmeyi teklif etti, olur dedim. Pek konuşmadık. Beren'de tedavi edilmesi gereken minik bir sorun olduğunu söylemiştim ya, işte o yüzden özel olarak öğrenmemiz gereken şeyler oldu bebeğin bakımıyla ilgili. Atina yengemin kız kardeşi olduğundan sürekli yanında ve bebeğe yengemden çok bakıyor. Doktorların söylediklerini ve yapılması gereken her şeyi biliyor. Eylül'de Karaman'a okula dönmesi gerektiği için yengeme ben yardımcı olacağım. Bu yüzden bilinmesi gereken şeyleri bazen bana Atina gösteriyor. Böyle bir iletişime mecburuz, aynı zamanda da iyi oldu. Çünkü İstanbul benim hayatımın en büyük parçası, onunla bir gelecek düşünüyorum. Ve ailemden herhangi birinin yanında, Atina kadar uzak da olsa, onun ismini kullanmaktan çekinmek istemiyorum. Kafam biraz karışık anlayacağınız.

     Bu sene benim okulda 5. senem olacak. İlk dönemden 2, ikinci dönemden de 5 dersim var. Ders sayım çok az olduğu için evde oturmak istemiyorum. Bir büroda staj yapmak ve ingilizce kursuna devam etmek istiyorum. İşte bu yüzden istanbul barosunun sitesine ilan bıraktım ve stajyer arayan avukatların aramasını bekledim. 2 kişiye cv gönderdim, 3 büroyla konuştum ama olmadı. Sonra biri aradı, görüşmeye gittim. Büro güzeldi, şık görünüyordu. Semti çok iyi değildi ama bir görüşmekten zarar gelmezdi. Gittim büroya, benimle görüşecek avukatı beklerken başka bir avukat aradı. Tam şansım açılıyor derken arayan avukatın "o" avukat olduğunu anladım. 

     "O" avukat dediğim de arkadaşım Roma'nın daha önce staj yaptığı görme engelli avukattı. Daha önce burada anlatmıştım sanırım. Adam görme engelli olmasına rağmen liseyi birincilikle bitiriyor ve İstanbul üniversitesi hukuk fakültesini kazanıyor. Arkadaşlarıyla cüzzi bir miktara anlaşıp sınavlardan önce notları okutuyor. Bu şekilde üniversiteyi de birincilikle bitiriyor. Yanında çalışan stajyerler de bir nevi onun gözü oluyorlar ve her şeyi bizzat yaptıkları için baya tecrübe kazanıyorlar. Roma bu avukatın yanında 7 hafta çalıştı, sonra bıraktı. Kesinlikle hak etmediği herhangi bir şeyle yaftalamamak için elimizden geleni yaptık ama adamın bir alışkanlığı vardı. Belki de görme engelli olduğundan bilmiyorum ama biraz fazla dokunuyordu. Yani anlıyorum belki iletişimini böyle kuruyor ama Roma'nın anlattığına göre biraz fazlaydı, yani iletişim için o kadarı gereksizdi. Çok üstünde durmadık.

    Benim adımı baronun sitesinde görmüş ve aramış. Stajyer avukata ihtiyacı varmış. Ben diğer avukatın benimle görüşmesini beklerken başka bir avukatın daha araması bir an kısmetim açılmış gibi hissettirdi, mutlu oldum. Görme engelli bir insana o kadar ön yargılı yaklaşmamalıyım diye düşündüm ve görüşmeyi kabul ettim. Bu arada diğer avukatın toplantısı bitti ve beni görüşmeye çağırdı. Konuşmayı özet geçeyim.

-Burası gerçekten çok iyi bir büro, kendinizi geliştirmek istiyorsanız daha iyi bir yer bulamazsınız. Biz bir kaç hafta önce sekreterimizi işten çıkardık. Öncelikle belirtmeliyim ki onun da işlerini yapmanız gerekecek.
-Anlıyorum.
-Yeri gelir çayımızı kahvemizi yaparsınız. Zaten stajyerler bunu yapmak zorundadır. Ne bileyim arada masaları falan silersiniz. Yani burayı siz çekip çevirirsiniz. Sabah 9 akşam 6 çalışıyoruz biz. Ama isterseniz 15 dk erken gelip 15 dk geç çıkabilirsiniz. Biz 1000 lira artı yemek veriyoruz. Ama sekreterin işlerini de yapmanız gerekecek. Erkenden gelip masaları silersiniz, telefonlara maillere bakarsınız... Biz sizden temizlik yapmanızı beklemiyoruz ama...
-o.O
-İşte siz çekip çevireceksiniz burayı. Bir şey söylediğimizde hemen araştıracaksınız. Özel üniversite öğrencilerini aramıyoruz çünkü onu yapmam bunu yapmam diyorlar. Ama burada çok şey öğrenirsiniz, arada da adliyeye gidersiniz belki...

     Ben kendi vasıflarımı açıklamaya çalıştım ama adam sekreterlik de yapmamla kafayı bozmuş olduğundan pek iletişim kuramadık. Özel üniversite öğrencisi parayı basıp hukuk okumuş bir de senin pis masanı mı silecek dangalak ! Bir de temizlik yapın da demiyoruz diyor ya ! He bir de yerleri silseydim ! Boşuna mı okuduk la o kadar ? Sekreterlik yapacaksam sekreter maaşı daha fazla zaten. 

     Yanlış anlamayın iyi bir büro olsa para almadan bile çalışırım ama adam tamamen farklı yerlerde... Ben gerçekten tecrübe kazanmalıyım, kendimi geliştirmeliyim, adliyeye koşturmalıyım, dosyaları okumalıyım... Ama bu adam bana masa başı işi önerdi, sorun o. Diğer avukatın aramış olmasının da verdiği rahatlıkla oradan çıktım. Eve giderken tam yolumun üstündeydi diğer büro. İkisini de aradan çıkaracaktım. Çok iyi olacaktı. Diğer büronun yolunu tuttum...



     

10 yorum:

  1. Devamı gelecek anlaşılan. Neyse ama iyi yapmışsın iki iş yap çeyrek maaş al. Yav bu stajyer olayını köle pazarına çevirdi millet. Birde sigorta işini devlet üstlenmeyince çoğu alanda staj bile yapılmıyor artık. Bu arada çok daha kötü iş görüşmeleri biliyorum. Şükretmelisin dostum. :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Devamı gelecek evet, ikinci iş görüşmesini de anlatsam okunmayacak kadar uzun olurdu. :)

      Çok haklısın, stajyer deyince akıllarına direk bütün ayak işlerini yaptırmak geliyor, nasıl olsa öğrenci paraya ihtiyacı var düşüncesi işte... Yine de şükürler olsun tabi ki :)

      Sil
  2. Bende benzer bir olayla karşılaştım.
    Tatil için kaldığım otelin sahibi ,resepsiyonda çalışan kıza yerleri sildıriyor, badama bile yaptırıyordu ,o derece felaket.
    Ne diyim Allahtan umit kesilmez.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Haklısın insanları resmen kullanıyorlar... Öyle gerçekten Allah'tan ümit kesilmez :)

      Sil
  3. zamanla her şey rayına oturur umarım. iş görüşmeleri bu ara çevremdeki bir çok arkadaşımı çıldırtıyor çünkü.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Umarım... Bir sonraki iş görüşme maceramı okursun o daha fena :))

      Sil
  4. Böyle insanların suratına çarpacaksın iki tane görecek temizliği..
    Ay hadi inşallah olur öteki yer.. :)

    YanıtlaSil
  5. Temizlik mi? Bu iyi olmamış bak. Aman boşver orayı. Dediğin gibi tecrübe edinmen lazım. Bu yer sana temizlik yaptıracak sadece.
    Şimdi de ikinci yazını okumaya gidiyorum. :)

    YanıtlaSil

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...