8 Mart 2015 Pazar

Lise Buluşmaları

      "Raadolunmuş!" yazıp çıktım 12 TM-B grubundan. Umarım bir daha almazlar beni salak lise gruplarına. Hayret bir şey!

     N. Boğaziçi Üniversitesi işletme bölümü mezunu. Ve salak gibi, çalışmaya Adana'ya gitti. Aslında İstanbul'daki bir şirketti ama kızı 2 seneliğine oraya gönderdiler. Bu da sanki Boğaziçi mezunu olan babannemmiş gibi gitti. Tabi orada bunalıma girdi, ağlıyormuş sürekli. Neyse. Ne zaman İstanbul'a gelecek olsa bir whatsapp grubu kuruyor ve 15 kişiyi de gruba alıp buluşma ayarlamaya çalışıyor. Ben de ne zamandır bu lise buluşmalarına gitmiyorum, çünkü sanki hiç büyümemişler gibi geliyor. 15 kişi birden bir yere gidip "hahahahuhuhu" diye bağıra bağıra oturuyoruz. Gruplaşmalar oluyor, kimsenin birbirinden haberi yok. Ayrıca o grubun içinde görmek istemediğim insanlar da var ve ben zaten görmek istediklerimle kendim görüşüyorum. Bu arada bu buluşmalara devamlı olarak katılmayan bir ben varım.


     Yine N.'nin İstanbul'a geleceği zaman aralığı yaklaştı ve N. bir ay önceden whatsapp grubunu açtı. Anasını satayım yine beni o gruba aldı ve aynen şöyle yazdı: "28 Şubat'ta buluşuyoruz." Vay anasını arkadaş ya! Kız kendi yalnız kalmak istemediği için emrivaki yapıyor bir de gelmeyenlere atarlanıyor. Gün oldu 26 Şubat, ben çoktan İstanbul'la buluşma planı yapmışım. Yazmaya başladılar "Ben de varım tabikisii", "Ben de geliyorum tatlışlar", "Big Chefs'e mi gitseeek?" bilmem ne. Bu arada benimle birlikte iki kişi gelemeyeceğini açıkladı. Bu iki kişi de devamlı olarak buluşmalara katılan kişiler. Bir ben varım devamlı olarak katılmayan. Ben de gerçekten ne zamandır onları görmediğimden bir eski günleri anma anları falan yaşadım ve bir an görmek istedim onları. Ama zaten bu 28 şubat buluşmasından 4 gün sonra birkaç kişiyle buluşacaktım, N.'yi de davet etmek istedim. "Ben sizleri çok özledim ama o kadar önceden tarih belirlediniz ki aklımdan çıkmış, gelemiyorum maalesef, sen ne zaman Adana'ya döneceksin?" dedim. "Önceden tarih belirlememizin sebebi unutup başka program yapmanız değil." dedi ve 2 martta döneceğini söyledi. Bu arada bir arkadaşımız da "Buluşmayı pazara mı alsak?" dedi. N. ne cevap verse beğenirsiniz?
     "Yok cumartesi, gelmeyen pazar da gelmiyoo, raadolun!" 
     Yemin ederim size, okuyunca böyle bir yüzüm ekşidi, tüylerim diken diken oldu, başkası adına utandım. Bu yüzden buluşmalara gitmek istemiyorum işte, bunlar valla büyümemiş hiç. Peki ben cevap vermeden durur muyum? Bu lafın bana geldiği çok açık çünkü pazar da olsa gelmeyecek bir ben varım. Ben de yazdım ki "O ne demek?" Kimse cevap vermedi. Sonra da yazdım ki "Benim Adana'ya ne zaman döneceğini sorma sebebim alternatif bir plan yapmaktı. Madem buradaki insanlar çok raad o zaman buluşmalara gelmeyenleri karıştırmayın, almayın hiç gruba ya, raadolunmuş!" Sonra da çıktım gruptan. Mal mısın kızım ya, zaten bana zerre faydan yok bir de laf sokmaya çalışıyor güdük. Hayır madem gelmeyen gelmeyecek, gelmeyenleri neden gruba alıyorsun, alıyorsan neden gelmeyeceğini söylediğinde laf sokuyorsun?

     Neyse biz kızlarla 2 Mart'ta buluştuk. Bu arada konuyu açacaklarını tahmin ettim ama açmadılar. Ben çatlıyorum ama çıktıktan sonra arkamdan ne demişler diye. Sonra tesadüfen N.'nin facebookundan konu açıldı. Meğer N. facebookta liseden beri hiçbir albümü silmemiş. Ama anlatamam yani, öyle bir rezillik var ki ortada, fotoğraflara baktıkça utandım. Benim facebookumun olmamasının bir sebebi var sonuçta, ben özel hayatımı paylaşmayı sevmiyorum. Eski hallerimi görmek istemiyorum. Saçma sapan, hayatımda hiçbir yer işgal etmeyen insanlara sadece arkadaş listemde oldukları için yorum hakkı vermek de istemiyorum. Peki ben bu yüzden face'i kapamışken ne işi var benim ağzı yüzü kaymış fotolarımın senin albümlerinde???? Fotoğrafları gördüm ve o kadar şaşırdım ki... H.'nin doğum günü bile var. Ki o gün gerçekten rezil bir gündü ve bir arkadaşımızın ilişkisi N.'nin o albümü oradan silmemesi yüzünden bitme noktasına gelmişti. Sırf oradaki fotoğrafları yıllar sonra bulan sevgilisinin sinirinden dolayı Munich'in ilişkisi bitme noktasına geldi ve şu an bitti... Benim saçma sapan kesilmiş saçlarım, nevizadede kafayı bulmuş halde kapadığım gözlerim, mal sırıtışlarım... Allah'ım ne salak fotoğraflar, ne işleri var onların internette?! Ben kendi bilgisayarımdan bile sildim onları...

     Bunu duyunca dedim ki,"Lütfen N.'ye sözler misiniz silsin fotoğrafları?" Çünkü ben o atarımdan sonra söyleyemezdim. O arada konu açıldı işte, Lyon o konuşmada ne olduğunu sordu, ben de anlattım. Bu arada Munich N.'nin ne kadar kötü bir durumda olduğunu, ondan buluşmak istediğini anlattı. Ben konuşmadan çıktıktan sonra özellikle beni hedeflemediğini söylemiş ama buna inanmak için çocuk olmak lazım bence. Sonra da kızlar ona daha doğru bir üslup kullanabileceğini söylemişler işte. Munich N.'nin tarafında gibi konuşmaya başlayınca benim de sinirim bozuldu. Sonuçta Munich benim lisede en yakın arkadaşımdı... Ben de "O açtığı grubun bana zerre kadar faydası yok, ben buluşmak istediğim insanlarla gördüğünüz gibi zaten buluşuyorum, hem ben istemeden beni gruba alıyor, hem de kimseyi kırmadan gelemeyeceğimi söyleyince laf sokuyor, ben buna maruz kalmak zorunda değilim ki, ben mi git dedim Adana'ya?" dedim. Kızlar da sonra kendi fikirlerini söylediler falan, ama konu çok uzamadı. Facebooktaki fotoğraflar için de ben N.'ye söyledim, kaldırır mısın lütfen diye, o da tabi ki dedi. Ama kaldırdı mı diye henüz kontrol etmedim, bilmiyorum şu an.

     Bıktım şu lise buluşmalarından...

2 yorum:

  1. Valla biz o buluşmayı bir kere yapmıştık bende rahatsızlığımdan dolayı gidememiştim :( bir daha da olmadı zaten. Olsun ya eski arkadaşlarla görüşmek güzeldir bence.
    Sizi takibe aldım, bende bloguma beklerim ..
    http://yagmur-serhats.blogspot.com.tr/

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Hoşgeldiniz :) Eski arkadaşlarla görüşmek hala bir şeyler paylaşabiliyorsanı evet çok güzel. Ama eskiden bile çok şey paylaşmadığım insanlarla görüşmenin çok anlamı olmuyor :))

      Sil

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...