23 Aralık 2015 Çarşamba

Geçen 3 ayda neler oldu?

Bu ara sürekli kötü haberler geliyor. Çok sevdiğim blogger Sergül Kato'nun minik kızı Efsun vefat etmiş. Gerçekten çok üzüldüm, başı sağolsun, meleğinin mekanı cennet olsun. Bugün de kanser hastası küçük Ece'nin vefat ettiğini öğrendim, zaten melekti, mekanı cennet olsun. Gerçekten çok üzgünüm.

En son Eylül ayında yazdığımda işsizdim, hala işsizim. Tek fark artık vasıflı işsizim.
Ekim ayı ruhsat başvurusu için koşturmayla geçti. Aslında her şey güzeldi. Sevgilim de işsizdi, sürekli birlikte vakit geçirebiliyorduk.
Kasım ayı ruhsat beklemeyle geçti. Ama Kasım ayının en güzel yanı, sevgilimin doğum gününün Kasımda olması. Ona hediye seçtim, iki kere yemeğe çıktık, baya güzeldi.

Biraz daha ayrıntıya inersem, bu süreçte tek yaptığım malak gibi yatmak değildi. Devamlı olarak iş bakmaya devam ettim. Ruhsat beklerken iş bulamadım çünkü stajyer de değilsin avukat da değilsin, kimse almak istemiyor. En sonunda bir gece bir rüya gördüm, anlamına bir baktım evlilik ve iş demekmiş. Ertesi sabah cv gönderdiğim bir avukat aradı, rüyadan sonra hemen haber gelmesine çok şaşırdım. Aynı gün görüşmeye gittim. Ofisten pek pozitif enerji alamadım ama görüşme iyi geçtiği için ben de olumlu baktım. Bir süre sonra tekrar aradı, 16 Kasım'da avukat olarak işe başladım. 20 Kasım'da ruhsat törenim vardı, ruhsatımı aldım. Artık resmi olarak avukatım.

İşte ilk hafta inanılmaz kötü geçti. İlk gün aynı odada çalıştığım Bayan P bana selam bile vermedi, yokmuşum gibi davrandı. Gün içinde konuşmak zorunda olduğumuz anlarda da bok gibi davrandı. İkinci gün beni patronun yanında azarladı, yine bok gibi davrandı. Ben zaten alışamamıştım, ofisten dışarı adımımı atmamla hıçkıra hıçkıra ağlamaya başlamam bir oldu. Eve kadar hıçkırıklarım dinmedi. Metroda ağlayan ergenlere döndüm. Kendime kızdıkça ağlamam arttı. 4. gün Bayan P bana hala kötü davranıyordu. Sabah ofise gelip ufak çaplı bir laf soktu, sonra ben de ona soğuk davrandığım için "Bana neden böyle davranıyorsun?" diye sordu. Ben de "Bana nasıl davranılıyorsa öyle davranıyorum." dedim. Vee tartışma başladı. Ne gelirse söyledim. Henüz yeni olduğumu, bana öyle davranmaya hakkı olmadığını, empati yoksunu olduğu, iyi niyetli olmadığını... Neler neler. O da sağolsun iyi bir insanmış ki, baya alttan aldı. O andan sonra aramız inanılmaz iyiydi. Eğer patronum kötü bir insan olmasaydı, hala orada çalışıyor olurdum. Ama bırakın beni, 5 senedir orada çalışan Bayan P dahil toplamda 4 kişi istifa ettik. Patronumun ne kadar kötü olduğunu buradan anlayabilirsiniz.

Ama şöyle söyleyeyim, iyi avukat yok. Avukatlar o kadar kibirli, o kadar acımasız ve o kadar para odaklı düşünen insanlar ki... Takip elemanlarını ve stajyerleri insan yerine koymamaları, köle gibi çalıştırmaları bir yana, kendi meslektaşlarına bile saygıları yok. İnanılmaz kötü davranıyorlar, sürekli eleştiriyorlar, aşağılıyorlar. Bazen "BEN İNSANIM !!!" diye bağırmak istiyorsunuz. Ve bunu sadece kendi tecrübelerimden yola çıkarak söylemiyorum. Sevgilim ve arkadaşlarım dahil etrafımda çok avukat var ve hepsi aynı şeyleri yaşıyorlar. Ben ne zaman moralim bozuk diye ağzımı açsam, arkadaşlarım da sevgilim de benden beter nefret ediyor oluyorlar. Sevgilim patronunu boğazlamak istiyor, cidden ölmesini istiyor. Arkadaşlarımdan biri her hafta en az bir gün eve ağlayarak dönüyorum diyor. Bir diğeri tek motivasyonum para diyor. Biri zaten avukatlık yapmıyor... Yani meslektaşlarımızı bizler kendi ellerimizle tüketiyoruz. Allah'ın belası patronlar. İyi olan bir tanesine bile denk gelmedim. Baba ve patron avukat kavramı benim hayatımda yarışır. İyi olanı parmakla sayılacak kadar az.


16 Aralık'ta maaşımı alıp çıktım. Kredi kartı borcumu tamamen kapattıktan sonra zaten elimde çok bir şey kalmadı. Şimdi tekrar iş arıyorum. Ama maalesef iş arama aşaması bile benim için zorlu geçiyor. Avukatlık öyle bir meslek ki, hem eğitimini almadığınız sürece yapamayacağınız kadar zor, hem de herkesin çok şey bildiğini sanacağı kadar temel. Yani herkesin bir fikri var. Ben gecemi gündüzüme katıp çalıştım bu ünvanı almak için, o yüzden iş ararken ince eleyip sık dokuyorum ama sanırım ailemin gözünde hiçbir şey beğenmeyen bir insanım. Bir grup var bizim meslekte, şanslı olan grup. Ya staj yaptığı ofisi sever ve orada devam eder, ya da gerçekten çok az olan iyi avukatlardan, iyi ofislerden birine denk gelir ve yıllarca orada çalışmaya devam eder. Ama bir çoğunluk var ki, ruhsat aldıktan sonra ne bok yiyeceğini hiç bilemez. Ben ne bok yiyeceğimi çok iyi biliyorum ama şu an yapamam. Aileden gelen bir para yok, çok zengin bir çevre de yok. O yüzden sevgilimle büro açmak için çalışıp para biriktirmek zorundayız.

Dayımlar bir yerler ayarlıyor, gidiyorum görüşmeye ya çok şey istiyorlar ya çok az para veriyorlar. İlk gittiğim görüşmede avukat bana dedi ki; "Biz yabancı müvekkillerle ve yabancı avukatlarla internet üzerinden konferans görüşmeleri yapıyoruz. İngilizcenizin çok ileri düzeyde olmasının yanı sıra hukuk ingilizcenizin de gayet iyi olması gerekiyor." Oldu anasını satayım ya, doğduğumuz gibi mi öğreniyoruz? Kusura bakmayın çok özür dilerim, babam hukuk ingilizcesi kursu için önüme paraları yığdı, hatta git kızım yurtdışında öğren dedi, git İngiltere'de yüksek lisans yap falan dedi, ama ben istemedim. Töbee töbe. Kaç para o kurslar yahu. İstanbul'la ne hayaller kuruyoruz, biraz biriktirelim yurt dışına çıkalım, daha da iyi olalım diyoruz. Ama para para para...

İki gün önce de diğer dayım Vakıfbank'ın avukatını çok iyi tanıdığı için onunla görüşme ayarladı. Gittim, zaten hiç o temiz banka ortamı gibi değil. Girişi bile Şişli'de bir han girişi. Ucuza kıyafetler falan satılıyor, asansörle çıkıyorsunuz, ofislerde yerde dosyalar falan. Saolsunlar beni çok çok iyi karşıladılar, hatta müdürle dahi konuştum ama müdür bana "Hadi allem ettik kallem ettik seni işe soktuk, bir sürü badire atlattıktan sonra eline geçecek para 1500 TL olur." dedi. Ya kardeşim öyleyse ben neden hukuk okudum ya...

Yani anlayacağınız staj yaptığım yerde devam edemedim, girdiğim bürodan 1 ayda çıktım, dayımların ayarladığı iki işi de beğenmedim. Amaaan bir bok da beğenmiyorum, çok biliyorum, amma prensesim... Ben ayrıntılı olarak sebepleri size açıkladım, aslında neden kendimi açıklamak zorunda hissediyorum onu da bilmiyorum. Ama ailemin gözünde böyle işte. Yani en azından ben öyle düşündüklerini hissediyorum. Ve hala her gün bak kızım şuraya görüşmeye git, bak şunun şusu avukatmış ona cv'ni gönder bak o seni alır...

İşin gerçeği şu... Kimse kimsenin kızına yeğenine iş bulmak için yanıp tutuşmuyor. Ama benim dayım yengem annem gidip bir avukata ya bizin yeğen ruhsat aldı abisi deyince, o abisi de nezaketen "Göndersin Cv'sini yauu ayarlarız tabi, tabi hiç merak etmeyin." diyor. Ama aslında sadece nezaketen. Sonra da görüşünce, ama biz ingilizce konferans yapıyoruz, ama biz en fazla 1500 TL veriyoruz... Yani anlayacağınız zaten kimse ciddi anlamda yardım etmeye çabalamadığı için, benim önüme ingilizceyi ya da düşük maaşı koyuyorlar ve memnun olmayan, hiçbir şeyi beğenmeyen ben oluyorum. Aslında kimse bana yardımcı olmaya çalışmasa, ben iş görüşmelerine gitsem falan, kimseye de söylemesem, kendi çapımda içime sinen bir yerde başlasam... Ne güzel olurdu.
 



15 yorum:

  1. Sektörün cidden çok boktan. Yasaları bilip uygulamada en ısrarcı olması gereken çok kişi gördüm saat koşullarını takmayıp köle gibi insanları kullanan patronlara boyun eğen. Resmi tatillerde bile ses çıkarmadan çalışan. O kadar çok mezun var ki ama partonda aman bu giderse yerine yenisini alırım modunda senin ne kadar iyi olduğun onun için fark etmiyor. Eh meznda çok olunca bu partona yarar çünkü senin kabul etmediğin parayı kabul edecek cidden çok insan bulunabilir. Bunlar hep toplumsal köleleşme.
    Kurs için bak baro ücretsiz veriyordu. AvukatKız öğrenciyken gitmişti. Gerçi mezuna var mı bilmiyorum

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Canımm, onca zaman sonra beni yorumla karşıladığın için teşekkür ederim :)) Çok güzel bir noktayı söyledin, o kadar çok mezun var ki adamlar zaten biri gider biri gelir mantığıyla bakıyorlar. Sen ne kadar iyisin, nasıl bir insansın hiçbir önemi yok. O hukuk ingilizcesi kursuna başvuru yaptım ama cevap gelmedi, kontenjanları dolmuştu sanırım... Sonra da hep takip ettim ama tekrar başvuru şansı bulamadım maalesef. Önerin için çok teşekkür ederim canım.

      Sil
  2. Seninki gibi beter bir sektörde 15 yıl çalıştım. İşini ne kadar düzgün yaparsan yap ne kadar doğru olursan ol, insan olmayı beceremeyenler yüzünden işimizden uzak kalabiliyoruz zaman zaman. Yılma arkadaşım. Ailenin tavrıysa tüm aileler için geçerli aslında. Endişelerini, seni mutlu mesut çalışırken görme isteklerini farkında olmadan bu şekilde yansıtıyorlar. Yardımcı olduklarını zannediyorlar. Karışmayın desen daha çok kalpleri kırılacak. İki ucu ..... değnek. Bir dönem ben de eşim de -ki aynı dönemde işsiz kaldık. Yeni doğmuş bir bebeğimiz de vardı. Senin üzüldüğün gibi üzüldük bizde. En sonunda ne görüşmelerimizi ne başvurularımızı kimseye söylememeye başladık. Sonuçlanana kadar hiçbir şey açıklamadık. Etraf sakinleşti o zaman. Dilerim bir an evvel bu döngüyü atlatırsın. Yeni yıl, yeni bir yaşam getirsin sana :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok doğru, yapmayın desem kalpleri kırılacak. Anneme hafiften söyledim aslında, ben bulayım falan dedim, iyi bul allah allaah diye güldü bana :D Yani benim içinde bulunduğum durumu ya hiç anlamamış ya da büyütmek istemedi bilmiyorum :)
      Allah bağışlasın yavrunuzu :) Bence çok iyi yapmışsınız kmseye söylemeyerek, benim de planım o. Gözüme kestirdiğim yerlere cv leri göndericem, önümüzdeki hafta görüşmelere gidicem, kimseye de söylemicem. En azından şimdilik planım bu. Güzel dileklerin için çok teşekkürler. Hepimize sevdiklerimizle çok daha huzurlu mutlu bir hayat getirsin yeni yıl inşallah.

      Sil
  3. Hukukun eski saygınlığı kalmadı pek. Çok fazla mezun da olunca senin onlardan farkına bakıyor adam. Ne yabancı dil derdi bitiyor bir dil bilsen ikincisini istiyor. İstiyor da istiyorlar. Hiç kimse yetiştirelim diye bakmıyor da direk tam donanımlı köle istiyorlar. Ben de dertliyim bu konuda.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Hahah tam donanımlı köle çok güzelmiş :D Stajyerleri yetiştirmek avukatların görevi güya, ama sadece ayak işlerinde kullanıp çıkarıyorlar insanları. Hukukun değil de mesleğin saygınlığı kalmadı sanırım. Hukukun da kalmadı ama onda suç bizim değil hakimlerin bence.

      Sil
  4. hoşgeldin yaaaa du gelirim yineeee.

    YanıtlaSil
  5. Sonunda yazı paylaştığına çok sevindim. Özlemiştim yazılarını. Öncelikle başkasının yanında çalışan bir avukat olarak seni çok iyi anlıyorum. İş bulurken sinir stres olan bir avukat olarak da çok iyi anlıyorum ama emin ol bütün avukatlar böyle değil. Çok iyi olanları da var. Bir süre istediğin gibi bir yer bulamazsın ama bulduğunda emin ol en iyisi olacak. Bana öyle oldu en azından. Umarım gönlüne göre severek gideceğin bir iş bulursun :))

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok teşekkür ederim :) ben de senin yorumuna çook sevindim ^^ Ya ben de her zaman bütün avukatlar böyle değil diye düşündüm aslında, hatta staj yaptığım yerden çıkarken bir avukat bana her yer aynı, farklı bir yer bulursan ilk olursun demiş ve dalga geçmişti, yine de ben öyle düşünmüyorum demiştim. Ama şimdi haklı mıydı acaba diye korkuyorum. İnşallah gerçekten iyi bir yer bulabilirim. İnan mükemmeli aramıyorum. Temiz olsun, dosyaları aradığım zaman bulacağım kadar sistemli olsun, emeğe saygıları olsun yeter. Senin bulabildiğine çok sevindim :))

      Sil
  6. Az önce yaptığım yorum bilgisayarımın ve internetimin yavaşlığı yüzünden gitmedi sanırım o yüzden tekrar yazıyorum.
    Senin mi şanssızlığın acaba bir türlü iş bulamamak. Umarım en yakın zamanda kendine uygun ve güzel bir yerde başlarsın. Bayağıdır yazı yazmıyordun, bu postun o yüzden gülümsetti beni.
    Şu sıralar benim de moralim bozuk..
    2016 umarım güzel haberlerle gelir senin ve bizim için.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet ne zamandır yazamıyordum :)) ben de senin yorumunla gülümsedim :) sadece benim değil bir sürü kişinin şanssızlığı aslında istediği gibi bir iş bulamamak... Ama bnim derdim ailemin sanki ben naz yapıyormuşum iş beğenmiyormuşum gibi algılaması. Ama cidden öyle değil. Öyle saçma insanlarla karşılaşıyorum ki...

      Sil
  7. Benim daha vaktim var ama ablam da aynı dertten muzdarip! Şu insanlar biraz insaflı olsa her şey yoluna girecek ama herkes sadece kendisini düşünüyor işte... Mutlu olabileceğin güzel bir iş bulursun umarım ♥

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Jessibal inşallaahh, amin. :)) sen de kendine çok güzel bir yol çizersin inşallah. Ablanın da Allah yardımcısı olsn :) insanlar böyle işte napalım zaman geçtikçe de daha kötü oluyorlar.

      Sil

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...