28 Mart 2016 Pazartesi

Masamı Sevdiysem İşimi de Sevebilirim

İşe başlayalı bugün tam bir hafta oldu. Bu sefer gerçekten iyi gidiyor çok şükür. Biraz para ve tecrübe kazanayım modundan çok, kariyerime burada mesleği gerçekten öğrenerek başlayayım, dosyaları benimseyeyim modundayım. Ve benim için en önemlisi ne biliyor musunuz? Masamı çok sevdim :D benden önce bu masada oturan avukat hala arada ofise uğruyor, daha eşyalarının tamamını götürmedi. 7 yıldır burada çalıştığından baya eşya ve anı biriktirmiş. Bilgisayarın masaüstünde bile ekran görüntüsü olarak kendisinin ve oğlunun hamakta sallanırken çekilmiş fotoğrafları var. Manevi değeri yüksek bir şey olduğundan o tamamen gitmeden kaldırmak istemedim. Ama buna rağmen masayı sevip benimsedim ve bu benim için çok önemli. Çünkü iş yeri evden çok daha fazla vakit geçirdiğimiz bir yer ve benim kendime ait bir alanım olması çok önemli. Bu masayı bu kadar sevmemin bir nedeni de üstüne İstanbulumun işe ilk günümde gönderdiği beyaz zambakları koymuş olmam.




İkinci hafta olduğundan çoğu soldu ve atmak zorunda kaldım ama olsun. Masaya çiçek, krem, kalemlik, renkli kalemler, lamba falan koymak istiyorum. Aslında şu an çoook bayıldığım bir lamba var ama avukatınmış ve götürecekmiş. Terbiyesiiiiz. İnsan masa lanbasını götürür mü bee :P Neyse belki manevi değeri vardır.




İşte masam ilk gün böyleydi. Filtreli çektim baya havalı oldu :D Şu an böyle değil. Çiçekler azaldı ve lamba gidiyor. Ayrıca dosyalar yüzünden dağıldı ama olsun.
Yarın bir duruşma var. Ceza duruşması ve kısa bir savunma yapmam gerekiyor. Ben normalde vıdı vıdı konuşan, dilekçeleri beğenilen biri olarak toplum önünde konuşma sıkıntısı yaşayan biriyim. Bu duruşma beni o kadar korkutuyor ki anlatamam. Bütün haftasonu gerilerek ve duruşmayı düşünerek geçti. Arkadaşlarım birkaç duruşmadan sonra geçer diyorlar ama ben daha önce duruşmaya girmeme rağmen hala geçmedi :(( Düşündükçe midem bulanıyor. 

Anksiyeteye gelince, savaşmaya devam ediyorum. Ama işim artık birazcık daha kolay çoook şükür. Bunda duanın, yoganın ve meditasyonun çok büyük etkisi var. Önceki yazıya gelen yorumlardan anladım ki benimle aynı şeyi yaşayan çok insan var. Bu beni hem rahatlattı hem de üzdü. Ben nasıl savaştığımı ve nasıl sonuç aldığımı anlatmaya devam edicem inşallah. Umarım birilerinin işine yarar. 

Bu arada kardeşimle The Forest diye bir oyun oynuyoruz. Oyunda bir uçak kazası yaşıyorsunuz ve elinizde olan kısıtlı malzemeyle hayatta kalmaya çalışıyorsunuz. Ve insana benzeyen garip yaratıklar bazen saldırıyor. Oyun severlere tavsiye.

10 yorum:

  1. Hayırlı uğurlu olsun işiniz. İnşallah iyi bir kariyeriniz olur. Mutlu olursunuz.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Profösör çok teşekkür ederim :)) inşallah güzel gider her şey :)

      Sil
  2. Umarım yarın duruşman iyi geçer ve bende sevdim o masa lambasını. Bıraksa ne olurmuş sanki ya :D
    Umarım hep seversin masanı da ortamı da işini de :D

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Lady inşallah canııım :)) alacak kesin yaa ama daha almadı :D

      Sil
  3. Tebrik ederim :)
    Masa önemli, küçük renkli kağıtlar faalan :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Di mii :)) bence de. Renkli araçlar notluk falan :)

      Sil
  4. Hayırlı olsuuuun, inşallah böyle devam eder :D

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Mrs Soda, inşallah inşallah bu gidişle kendim nazar değdiricem

      Sil
  5. Güzel bir blogunuz var. Sizi izliyorum. Ben de öykü, anı, deneme, gezi ve köşe yazıları ile yalnızca kendi çektiğim fotoğraflardan oluşan www.acemidemirci.blogspot.com adresine beklerim.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Acemidemirci, teşekkürler hoşgeldiniz. Ben de blgunuzu ziyaret edeceğim :)

      Sil

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...