14 Temmuz 2019 Pazar

Yine Nasıl Dünyanın En saçma İşini Buldum

Hmmm.. Bakalım...
En son yazımda yeni iş yerimi övmüşüm, güzel işler yapıyoruz falan demişim...
Evren de "al bakalım güzel neymiş gör" dedi tabi ki.

Gerçekten şaka gibi bir kadınla çalışıyorum. ŞAKA GİBİ. Arkadaşlarım kadın patronla çalışılmaz derken demek bunu anlatmaya çalışıyorlarmış. Ben şu ana kadar hiç kötü patronla çalışmamışım...Çok kötü bir şey olmadı. Sadece kadın tam bir SAYKO.


Ne yapacağımı gerçekten bilmiyorum. Hiç bilmiyorum. 3 haftadır bu şirketteyim ve şu ana kadar avukat değil de stajyer ya da kadının asistanı falan gibi çalışıyorum. Ayrıca ruh hastası olduğu için yöneticin çıkmadan çıkmak ayıptır mantığı var. Kendisi 10'a kadar çalışıyorsa benim de o saate kadar durmamı istiyor. İş olsa, mesai olsa kalayım yapalım. Ama elimde iş yok, sadece oturup onun çıkmasını beklememi istiyor. Gerçekten inanamıyorum. Şu ana kadar tabi ki o kadar beklemedim. Büyük konuşmak istemiyorum ama bekleyebileceğimi de sanmıyorum. Hiçbir şey öğrenmeden çalışmak, bir manyakla çalışmak, yoğun çalışmak... Bunlar belki aşılabilir. Ama işim olmadığı halde beklemek... Bilemiyorum gerçekten. Aslında iyi davrandığı anlar da oluyor ama...

Allahım neden? Yani 5 senelik kariyerimde 6. iş yerim ve bunların 3 tanesini CV'me bile yazmıyorum. Neden ben normal insanlara denk gelemiyorum? Yani cidden o kadar zor olmamalı.  Bu şirkette bu kadınla çalıştığım anları kendim için faydalı hale getirmek için bir yol bulmalıyım. Kendimce, elimden gelenin en iyisini yapmak ve bana iş vermediği boş zamanlarda toefl çalışmak gibi bir plan yaptım. Hatta saçma sapan bir şekilde onunla beklememi istediği günlerde de bunu yapabilirim belki. Gerçi öyle alıştırmamaya çalışacağım, ama illa ki beklediğim günler olur. Akşam 10'a kadar olmasa da 7'ye kadar falan zaten orada olurum heralde. Ben de ingilizcemi mükemmel hale getirip toefl çalışırım.

O kadar boktan bir durumdayım ki, bu bokun içinden kendime nasıl faydalı bir şey çıkarırım derdindeyim. Daha fazla iş değiştiremem. Bu şirket ismi bilinen, piyasada tanınan, CV'de iyi duracak bir şirket. Ben burada 2 senemi harika da geçirsem boktan da geçirsem gittiğim iş görüşmesinde bir şey değişmeyecek. Yine önemli olan benim ne kadar kalifiye olduğum olacak. O halde ben de kendimi kalifiye hale getirmeye bakarım. Sanırım zaten başka çarem de yok. En azından içinde bulunduğum süreci en az yarayla ve en çok faydayla atlatmaya bakacağım.

Sonuçta hayat kısa ve keyif alabildiğimiz kadar almamız gerekiyor. Ama nasıl... Cidden bazen neyi sevip neyi sevmediğimi dahi sorguluyorum. İnsanlar, sosyal medya... Bizi öyle bir hale getirdi ki bir şeyi gerçekten sevdiğimiz ve istediğimiz için mi yapıyoruz yoksa yapmamız cool görüneceği için mi yapıyoruz emin olamıyorum..

8 yorum:

  1. 2 yıl önceye kadar bu konuşma geçse bana çok ön yargılı ve cinsiyetçi gelirdi ama ben de 2 yıldır kadın yöneticiyle çalışıyorum ve gerçek anlamda deli oluyorlar. Ama işin ilginç kısmı ben bundan biraz yakınsam benim altındakiler de zaman zaman yöneticim kadar sert hatta bazen ondan bile deli olduğumu söylüyorlar. Sanırım kadın gücü eline aldığı takdirde cinsiyet fark etmeksizin ezip geçme potansiyeline sahip. Ben kendimi biraz daha düzeltmeye çalışıyorum ama ne durumdayım onlara sormak lazım tabi ahahaha
    Toefl için ben de kolları sıvadım bakalım umarım iyi şeyler yakındır :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Cha,

      Haklısın ben de hep cinsiyetçilik yapıyorsunuz falan diyordum ama durum öyle değilmiş :) umarım yakındıır ♡

      Sil
  2. Umarım kadın bir şekilde düzelir ya. Belki ilk zamanların diye böyledir..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çınar,

      Aslında düzelmeye başladı bile biliyor musun :)

      Sil
  3. Aslında evde olsak kesin erteleyeceğimiz Toefl gibi şeyleri aradan çıkarmak MÜKEMMEL fikir, okurken ben nasıl ruh hastası çalışma ortamlarında Medium'dan yazılar okuyarak zaman öldürdüm diye bir hayıflandım(
    Sevgilerimle, Ginger.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Adsız,

      Yazıyı yazdığımdan beri boş zamanımın kalmamasııı :))

      Sil
  4. Patronlar ve "deli" patronlar... Gazetecilik dönemimde yaz maçları sonrası gece saat 02:00'de kurumdan ayrılırdım. Sabah mesaisi 08:30'da başlardı. 10 dakika geç kalmamla kapıda gördüğüm patrona hep aynı şeyi söylemek istedim; "Buraya bir yatakhane yapın da yolda boştan yere vakit kaybetmeyeyim" Diyebildim mi? Hayır! Neden? İnan bilmiyorum ama hak etmişti birçok defa...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Cahil Okur,

      Ooffff sinir oluyorum böyle şeylere... neden insan gibi davranmak bu kadar zor geliyor bazılarına..

      Sil

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...